Ana içeriğe atla

COVID 19 SÜRECİ FİNANSAL İŞLEMLERE VERGİYİ CAZİP KILIYOR!


COVID 19 SÜRECİ FİNANSAL İŞLEMLERE VERGİYİ CAZİP KILIYOR!

Çin’de başlayan ve bütün dünyaya yayılarak küresel ekonomiyi durma noktasına getiren Covid 19 salgını; hemen hemen bütün sektörlere tarihi bir darbe vurdu. Yapılan araştırmalar, pandemi nedeniyle ortaya çıkan bu olumsuz ekonomik durumun bir süre daha devam edeceğini gösteriyor.

Bu olumsuz tablo, finansal piyasalardaki oynaklığı artırmış durumda. Ülke yönetimleri, bütçelerini besleyecek yeni gelirler yaratma peşindeyken, bir yandan da sermaye piyasalarında güven ve istikrarı sağlamayı amaçlıyorlar.

İşte tam bu noktada, Amerika ve Avrupa’da finansal işlem vergisinin yeniden tartışılmaya başlandığını görüyoruz.

Finansal işlem vergisi, 2008 yılındaki küresel ekonomik krizden sonraki süreçte finansal piyasalarda istikrarı sağlamak ve bütçeye bir gelir kaynağı yaratmak adına, oldukça etkili bir enstrüman olarak bir çok ülkede gündeme gelmişti.

2011 yılında, Avrupa Komisyonu’nun hisse senetleri ve tahvillerin transferinde % 0,1 ve türev sözleşmelerde ise % 0,01 oranında finansal işlem vergisi uygulanması önerisi üye ülkeler arasında büyük tartışmalara yol açtı. Ancak, bazı ülkelerin direnişi nedeniyle Avrupa Birliği çapında uygulanacak olan bir finansal işlem vergisi politikası kabul edilmedi.

2019 yılında Almanya Maliye Bakanlığı, bazı Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerde finansal işlemler vergisi getirmeyi öngören bir yasa tasarısı hazırladı.

Bu yasa tasarısı; Almanya, Belçika, Yunanistan, İspanya, Fransa, İtalya, Avusturya, Portekiz, Slovenya ve Slovakya'da menkul kıymet alım-satımı üzerinden vergi alınmasını öngörüyor.
Avrupa’da yapılan tartışmalarda, verginin getirilmesini savunanlar, bu verginin finansal piyasalarda, aşırı risk almayı caydıracağı ve piyasaları daha istikrarlı hale getireceğini öne sürüyorlar. Öte yandan ülke bütçelerine bu vergi sayesinde marjinal bir katkının sağlanması da bekleniyor.

Hali hazırda Avrupa’da bazı ülkeler finansal işlem vergisi uygularken, bazıları ise bu vergiyi uygulamıyor.  Ancak devam eden tartışmalar ve küresel ekonomik durgunluğun devam etme ihtimali, Avrupa’da finansal işlem vergisinin daha çok gündeme geleceğinin sinyallerini veriyor.

İşte Avrupa’da hisse senedi, tahvil, bono veya türevler gibi finansal araçların alım satımında uygulanan “finansal işlemler vergisi”ni uygulayan ülkeler ve vergi oranları:

Belçika
%0,12 - %1.32
Finlandiya
%1,6 - %2
İrlanda
%1
Fransa
%0,01 - %0,03
İtalya
%0,02 - %0,2
Polonya
%1
İngiltere
%0,5 - %1,5
İsviçre
%0,15 - %0,3


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ALMAN VERGİ SİSTEMİNDE VERGİ KAÇAKÇILIĞI SUÇU VE PİŞMANLIK MÜESSESESİ

Ülkemizde yürürlükte bulunan 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu ile birçok yönüyle benzerlik gösteren Alman Vergi Usul Kanunu, mutlaka irdelenmesi gereken birtakım farklı hüküm ve uygulamaları ihtiva etmektedir. Bu bağlamda Kanun’daki vergi suç ve cezalarına ilişkin düzenlemeler özellikle dikkati çekmektedir. Öte yandan Alman Vergi Usul Kanunu’nun 371’inci maddesinde vergi kaçakçılığında kendi kendini ihbar etme müessesesi öngörülmüştür. Son yıllarda Alman kamuoyunun yakından tanıdığı kimseler hakkında vergi kaçakçılığı suçundan dolayı birtakım soruşturmalar açılmış, bu sayede kaçakçılık suçu ve kendi kendini ihbar düzenlemeleri kamuoyunda en çok tartışılan konular arasına girmiştir. Anahtar Kelimeler: Alman Vergi Usul Kanunu, Vergi Kaçakçılığı Suçu, Kendi Kendini İhbar Müessesesi, Uli Hoeness, Pişmanlık Hükümleri İlgili Kanun Sayısı/Kısaltılmış Adı İlgili Kanun Maddesi 213 / VUK Md. 359,  Md. 371 1.   GİRİŞ Birçok Alman vatandaşının vergi verme